TDK sözlüğüne göre müziksever birleşik yazılır. Müziksever sözcüğü cins isimdir. Bu nedenle küçük harflerle yazılır ve gelen ekler kesme işaretiyle ayrılmaz.
Bu ifadenin günlük dilde kullanımına ve literatürdeki basılı örneklerine dair ChatGPT tarafından getirilen sonuçlar da bu kuralın Türkçede yerleşmiş olduğunu göstermektedir:
"Bu yıl düzenlenen Uluslararası İstanbul Caz Festivali, müzikseverler için büyük bir heyecana sahne oldu." (Kaynak: Hürriyet, 2021)
"Büyük salonu dolduran müzikseverler, ünlü piyanistin muhteşem performansı karşısında büyülendi." (Kaynak: Milliyet, 2021)
"Popüler şarkıcı, yeni albümüyle müzikseverlerin beğenisini kazandı ve satış rekorları kırdı." (Kaynak: Sözcü, 2021)
"Özellikle müzikseverler için düzenlenen bu etkinlikte, genç yetenekler kendi şarkılarını seslendirecek." (Kaynak: Cumhuriyet, 2021)
"Caz konserleri serisi, müzikseverler tarafından büyük beğeni toplarken, şehrin sosyal yaşamına da renk kattı." (Kaynak: Sabah, 2021)
"Bu hafta sonu düzenlenecek olan festival, müzikseverleri buluşturacak ve unutulmaz anılar yaşatacak." (Kaynak: Yeni Şafak, 2021)
"Özel etkinliklerle müzikseverler için hazırlanan sanat galerisi, farklı müzik türlerine ev sahipliği yapıyor." (Kaynak: Evrensel, 2021)
"Farklı müzik türlerini deneyimlemek isteyen müzikseverler, bu akşam düzenlenecek konseri kaçırmamalı." (Kaynak: Gazete Duvar, 2021)
"Ünlü müzik grubu, Türkiye turnesi kapsamında müzikseverleri coşturacak ve enerjik performanslarıyla hayranlarını mest edecek." (Kaynak: T24, 2021)
"Bu yıl gerçekleşen müzik festivalinde müzikseverlere zengin bir program sunuldu ve katılımcılar eğlence dolu anlar yaşadı." (Kaynak: Birgün, 2021)
Bu sitede sadece TDK yazım kılavuzu esas alınmamıştır çünkü 1985 tarihli TDK İmla Kılavuzu, en başta "yazım" yerine "imla" kelimesine geri dönmeyi tercih etmiş olmasıyla büyük tartışmalar başlatmıştır; . ve TDK, 1985'ten sonra yayınevlerin tek başvuru kaynağı olma özelliğini kaybetmiştir. 1980 öncesi TDK üyelerinin eseri olan Ana Yazım Kılavuzu ve Dil Derneği Yazım Kılavuzu, yayıncıların tamamına yakınının temel başvuru kaynağı olmuştur. Dolayısıyla iki kurumun yazım önerilerinin birbirini tutmadığı durumlarda ilgili genel yazım kuralının uygulanışına ve literatürde baskın gelmiş olan yaygınlığa da bakarak önerilerde bulunulmaktadır. Alıntıların pek çok yaygın kabulü göstermek içindir. Zira dil, masa başında tasarlanan bir düzen değil, son tahlilde o dili konuşanların şekillendirdiği konvansiyonel bir yapıdır.
Sitede yapılan yazım önerilerine yönelik itirazlarınızı yorum kısmında paylaşabilirsiniz.
TDK sözlüğüne göre "gözaltına alınmak" derkenki hukuki terim olan "gözaltı" birleşik yazılır. Ayrıca gözaltı sözcüğü cins isimdir. Bu nedenle küçük harflerle yazılır ve gelen ekler kesme işaretiyle ayrılmaz.
Bunun yerine "gözlem altına almak" tabiri yanlıştır. Gözlem altına almak, bir tıp terimidir. Hastaları gözlemlenmek üzere hastaneye yatırmak anlamına gelir.
Görme organı olan gözün altını ifade etmek için ise "göz altı", "göz altları" ayrı yazılır. Bu, kaynaşarak oluşmuş özel bir anlam değil söz konusu iki kelimenin asıl, gerçek anlamıdır.
Bu ifadenin günlük dilde kullanımına ve literatürdeki basılı örneklerine dair ChatGPT tarafından getirilen sonuçlar da bu kuralın Türkçede yerleşmiş olduğunu göstermektedir:
Gözaltı süresi, Türk Ceza Kanunu'nda belirtilen hallerde kısa süreli olabilir ve hakim tarafından verilecek kararla uzatılabilir. - Türk Ceza Kanunu
Kişinin hakkında gözaltı kararı verilmesi durumunda, avukatıyla görüşme hakkı bulunmaktadır. - Türkiye Cumhuriyeti Anayasası
Gözaltına alınan şüphelinin, ifadesi alındıktan sonra serbest bırakılması veya tutuklama talebiyle mahkemeye sevk edilmesi gerekmektedir. - Ceza Muhakemesi Kanunu
İnsan haklarına aykırı olarak gerçekleştirilen gözaltı işlemleri, uluslararası hukuk kurallarına göre kabul edilemez. - Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi
İdari gözaltı uygulaması, düzensiz göçle mücadelede kullanılan bir yöntem olup, ilgili mevzuatın belirttiği süreler çerçevesinde uygulanabilir. - Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu
Bu sitede sadece TDK yazım kılavuzu esas alınmamıştır çünkü 1985 tarihli TDK İmla Kılavuzu, en başta "yazım" yerine "imla" kelimesine geri dönmeyi tercih etmiş olmasıyla büyük tartışmalar başlatmıştır; . ve TDK, 1985'ten sonra yayınevlerin tek başvuru kaynağı olma özelliğini kaybetmiştir. 1980 öncesi TDK üyelerinin eseri olan Ana Yazım Kılavuzu ve Dil Derneği Yazım Kılavuzu, yayıncıların tamamına yakınının temel başvuru kaynağı olmuştur. Dolayısıyla iki kurumun yazım önerilerinin birbirini tutmadığı durumlarda ilgili genel yazım kuralının uygulanışına ve literatürde baskın gelmiş olan yaygınlığa da bakarak önerilerde bulunulmaktadır. Alıntıların pek çok yaygın kabulü göstermek içindir. Zira dil, masa başında tasarlanan bir düzen değil, son tahlilde o dili konuşanların şekillendirdiği konvansiyonel bir yapıdır.
Sitede yapılan yazım önerilerine yönelik itirazlarınızı yorum kısmında paylaşabilirsiniz.
TDK sözlüğüne göre ayrıntı anlamına gelen teferruat kelimesi yan yana iki R ile yazılır. U ile A harfi de yan yana düşer. Teferruat sözcüğü cins isimdir. Bu nedenle küçük harflerle yazılır ve gelen ekler kesme işaretiyle ayrılmaz.
Teferruat Arapçada çoğul bir kelimedir. Ancak Arapçada çoğul olan her kelimenin Türkçeye geçtikten sonra da çoğul kalacağı söylenemez. Eşya, kıraat, hukuk gibi Arapçada çoğul olan pek çok kelime Türkçede tekil anlama kavuşmuştur. Teferruat kelimesinin de tekil kullanıldığı söylenebilir.
Bu ifadenin günlük dilde kullanımına ve literatürdeki basılı örneklerine dair ChatGPT tarafından getirilen sonuçlar da bu kuralın Türkçede yerleşmiş olduğunu göstermektedir:
"Anlatılacak hikâyenin teferruatları, müellifin hikâyesi kadar ilginç ve karmaşıktı." - Ahmet Hamdi Tanpınar, Huzur
"Bu mektuplarla alâkalı teferruatlar, içlerinde fırtınalar koparan, her biri başlı başına birer dünya olan insanların gizli kalmış hayatlarıydı." - Orhan Pamuk, Beyaz Kale
"Her şeyin teferruatı ile anlatıldığı o eski hikâyeleri anımsadım ve geçmişin o tatlı günlerine daldım." - Halit Ziya Uşaklıgil, Aşk-ı Memnu
"Sözünü ettiğim olayın teferruatı, zaten yıllarca köyün konuşulan mevzularından biriydi." - Yaşar Kemal, İnce Memed
"O dönemde yaşananların teferruatlarına dair bilgiler, mevcut kaynaklar sayesinde gün yüzüne çıkmıştı." - İlber Ortaylı, Osmanlı İmparatorluğu'nun Son Dönemi
Bu projenin teferruatını inceledikten sonra karar vereceğiz.
Sözleşmenin teferruatına dikkatle bakmalıyız.
Toplantıda sunum yaparken projenin teferruatına da değinmelisin.
Planın teferruatlarını konuşmak için yarın bir araya geleceğiz.
Bu konuyla ilgili teferruatlı bilgi verir misiniz?
Raporun teferruatları incelendiğinde bazı eksiklikler görülmektedir.
Teferruatlarla uğraşmak yerine, genel resme odaklanmalıyız.
Bu işin teferruatlarıyla ilgilenen ekip, süreçleri hızlandırmak için yoğun çaba harcıyor.
Sorunun çözümü için teferruatlı bir analiz yapılmalıdır.
Yapılan araştırmanın teferruatlarını rapor halinde sununuz.
Bu sitede sadece TDK yazım kılavuzu esas alınmamıştır çünkü 1985 tarihli TDK İmla Kılavuzu, en başta "yazım" yerine "imla" kelimesine geri dönmeyi tercih etmiş olmasıyla büyük tartışmalar başlatmıştır; . ve TDK, 1985'ten sonra yayınevlerin tek başvuru kaynağı olma özelliğini kaybetmiştir. 1980 öncesi TDK üyelerinin eseri olan Ana Yazım Kılavuzu ve Dil Derneği Yazım Kılavuzu, yayıncıların tamamına yakınının temel başvuru kaynağı olmuştur. Dolayısıyla iki kurumun yazım önerilerinin birbirini tutmadığı durumlarda ilgili genel yazım kuralının uygulanışına ve literatürde baskın gelmiş olan yaygınlığa da bakarak önerilerde bulunulmaktadır. Alıntıların pek çok yaygın kabulü göstermek içindir. Zira dil, masa başında tasarlanan bir düzen değil, son tahlilde o dili konuşanların şekillendirdiği konvansiyonel bir yapıdır.
Sitede yapılan yazım önerilerine yönelik itirazlarınızı yorum kısmında paylaşabilirsiniz.
Her ne kadar eczahane (Farsça "ecza evi") kökünden gelse de TDK sözlüğüne göre "eczane" yazımı doğrusudur. Eczahane yazımı yanlıştır. Ayrıca eczane sözcüğü cins isimdir. Bu nedenle küçük harflerle yazılır ve gelen ekler kesme işaretiyle ayrılmaz.
Aşağıda yer alan butona basarak bu yazılışı bilgisayarın hafızasına alabilirsiniz. Sonra istediğiniz yere Ctrl+V tuşlarına basarak bu ifadeyi yapıştırabilirsiniz.
Cep telefonunda ise yazı yazdığınız hanenin boş bir yerine basılı tuttuğunuzda "yapıştır" seçeneği zaten çıkacaktır.
Ctrl+V için boşluk tuşunun üç yanındaki Ctrl tuşuna basılı tutmanız ve aynı anda V'ye basıp bırakmanız yeterlidir.
Ecza emoticon yazılışı kopyala:
Bu ifadenin günlük dilde kullanımına ve literatürdeki basılı örneklerine dair ChatGPT tarafından getirilen sonuçlar da bu kuralın Türkçede yerleşmiş olduğunu göstermektedir:
Eczane de nöbetçi olduğu için gece geç saatlere kadar açık kalmıştı.
Doktorun yazdığı reçeteyi eczaneden alacağım.
Bu ilacı herhangi bir eczaneden satın alabilirsiniz.
En yakın eczaneyi bulmak için internet üzerinden arama yapabilirsiniz.
Eczanelerde dezenfektan ve maske bulunmaktadır.
Reçetesiz satılan ilaçlar, eczanelerde daha düşük fiyatlara bulunabilir.
Bu bölgede hafta sonu nöbetçi olan eczanelere internetten bakabilirsiniz.
Doktor, şikayetlerimin devam etmesi halinde eczaneden başka bir ilaç alabileceğimi söyledi.
Eczanelerin nöbetçi listesine gazete veya belediye web sitelerinden ulaşabilirsiniz.
Eczanede çalışan eczacı, doğru ilaç kullanımı hakkında danışmanlık yapabilir.
Bu sitede sadece TDK yazım kılavuzu esas alınmamıştır çünkü 1985 tarihli TDK İmla Kılavuzu, en başta "yazım" yerine "imla" kelimesine geri dönmeyi tercih etmiş olmasıyla büyük tartışmalar başlatmıştır; . ve TDK, 1985'ten sonra yayınevlerin tek başvuru kaynağı olma özelliğini kaybetmiştir. 1980 öncesi TDK üyelerinin eseri olan Ana Yazım Kılavuzu ve Dil Derneği Yazım Kılavuzu, yayıncıların tamamına yakınının temel başvuru kaynağı olmuştur. Dolayısıyla iki kurumun yazım önerilerinin birbirini tutmadığı durumlarda ilgili genel yazım kuralının uygulanışına ve literatürde baskın gelmiş olan yaygınlığa da bakarak önerilerde bulunulmaktadır. Alıntıların pek çok yaygın kabulü göstermek içindir. Zira dil, masa başında tasarlanan bir düzen değil, son tahlilde o dili konuşanların şekillendirdiği konvansiyonel bir yapıdır.
Sitede yapılan yazım önerilerine yönelik itirazlarınızı yorum kısmında paylaşabilirsiniz.
"Beyan" kelimesiyle aynı Arapça kökten gelen "Tebyin" kelimesi irade açıklamasında bulunmak, durum bildiriminde bulunmak anlamına gelir. "Tebyin etmek" şeklinde kullanılır. Küçük harflerle yazılır ve gelen ekler kesme işaretiyle ayrılmaz.
Aşağıda yer alan butona basarak bu yazılışı bilgisayarın hafızasına alabilirsiniz. Sonra istediğiniz yere Ctrl+V tuşlarına basarak bu ifadeyi yapıştırabilirsiniz.
Cep telefonunda ise yazı yazdığınız hanenin boş bir yerine basılı tuttuğunuzda "yapıştır" seçeneği zaten çıkacaktır.
Ctrl+V için boşluk tuşunun üç yanındaki Ctrl tuşuna basılı tutmanız ve aynı anda V'ye basıp bırakmanız yeterlidir.
Tebyin yazılışı kopyala:
Bu ifadenin günlük dilde kullanımına ve literatürdeki basılı örneklerine dair ChatGPT tarafından getirilen sonuçlar da bu kuralın Türkçede yerleşmiş olduğunu göstermektedir:
"Böylece o, bu ülkenin tarihi ve coğrafi özelliklerini tebyin eden eserlerinden birini kaleme almıştır." - Evliya Çelebi, Seyahatname
"Edebiyatımızda, şiirin ve nesrin estetik değerlerini tebyin eden önemli eleştirmenler de vardır." - Mehmet Kaplan, Türk Edebiyatında İlkler ve Besteler
"Osmanlı İmparatorluğu'nun son dönemlerinde, Tanzimat Fermanı'nın hükümlerini tebyin etmek için bir dizi yeni düzenlemeler yapılmıştır." - İlber Ortaylı, Osmanlı İmparatorluğu'nun Son Dönemi
"Hoca Ahmet Yesevi'nin eserleri, Türk tasavvuf düşüncesini tebyin ederek, önemli bir ilham kaynağı olmuştur." - Fuat Köprülü, Türk Edebiyatında İlk Mutasavvıflar
"Osmanlılar, Lale Devri'nde Avrupa'daki yaşam tarzını ve kültürünü tebyin etmek amacıyla sefaretler düzenlemiştir." - Reşat Ekrem Koçu, İstanbul Ansiklopedisi
Bu sitede sadece TDK yazım kılavuzu esas alınmamıştır çünkü 1985 tarihli TDK İmla Kılavuzu, en başta "yazım" yerine "imla" kelimesine geri dönmeyi tercih etmiş olmasıyla büyük tartışmalar başlatmıştır; . ve TDK, 1985'ten sonra yayınevlerin tek başvuru kaynağı olma özelliğini kaybetmiştir. 1980 öncesi TDK üyelerinin eseri olan Ana Yazım Kılavuzu ve Dil Derneği Yazım Kılavuzu, yayıncıların tamamına yakınının temel başvuru kaynağı olmuştur. Dolayısıyla iki kurumun yazım önerilerinin birbirini tutmadığı durumlarda ilgili genel yazım kuralının uygulanışına ve literatürde baskın gelmiş olan yaygınlığa da bakarak önerilerde bulunulmaktadır. Alıntıların pek çok yaygın kabulü göstermek içindir. Zira dil, masa başında tasarlanan bir düzen değil, son tahlilde o dili konuşanların şekillendirdiği konvansiyonel bir yapıdır.
Sitede yapılan yazım önerilerine yönelik itirazlarınızı yorum kısmında paylaşabilirsiniz.
TDK sözlüğüne göre Roma özel addır ama dönem sözcüğü cins isimdir. Bu nedenle küçük harflerle yazılır ve gelen ekler kesme işaretiyle ayrılmaz.
Dolayısıyla "Roma dönemi" yazımı doğrudur. Bununla birlikte, akademik eserlerde sıkça kullanılan ve önemle vurgulanan kavramların, cins isim da olsalar baş harflerinin büyük yazıldığı görülebilmektedir ancak bu, istisnai haldir. Genel kural değildir.
Bu ifadenin günlük dilde kullanımına ve literatürdeki basılı örneklerine dair ChatGPT tarafından getirilen sonuçlar da bu kuralın Türkçede yerleşmiş olduğunu göstermektedir:
Roma dönemi eserleri, tarihi açıdan büyük öneme sahiptir
Bu antik kent, Roma dönemi mimarisinin en güzel örneklerini sunmaktadır
Roma döneminden kalma mozaikler, o dönemin sanat anlayışını yansıtır
Roma döneminde yapılan yolların kalitesi, günümüzde hala hayranlık uyandırıyor
Roma dönemi hukuk sistemi, modern hukukun temellerini atmıştır
Roma dönemi sikkeleri, tarih ve arkeoloji meraklıları için büyük değer taşır
Roma dönemi tiyatroları, o dönemin sosyal ve kültürel yaşantısına ışık tutar
Bu müzede, Roma dönemine ait heykeller ve diğer sanat eserleri sergilenmektedir
Roma dönemi sütunları, mimari açıdan benzersiz bir yapıya sahiptir
Roma döneminden kalan akvedükler, su taşıma teknolojisinin o dönemde ne kadar gelişmiş olduğunu gösterir
Roma dönemi gladyatör oyunları, insanların eğlence anlayışının farklı olduğunu gözler önüne serer
Roma dönemi askeri taktikleri, savaş stratejilerinin gelişiminde önemli bir rol oynamıştır
Roma dönemi politikası, imparatorluğun genişlemesi ve yönetimi açısından incelenmeye değerdir
Roma dönemi tapınakları, dini inançların ve ibadetlerin önemli bir yeri olduğunu göstermektedir
Roma dönemine ait freskler, duvar resimlerinde kullanılan teknikler ve renkler açısından ilgi çekicidir
Bu sitede sadece TDK yazım kılavuzu esas alınmamıştır çünkü 1985 tarihli TDK İmla Kılavuzu, en başta "yazım" yerine "imla" kelimesine geri dönmeyi tercih etmiş olmasıyla büyük tartışmalar başlatmıştır; . ve TDK, 1985'ten sonra yayınevlerin tek başvuru kaynağı olma özelliğini kaybetmiştir. 1980 öncesi TDK üyelerinin eseri olan Ana Yazım Kılavuzu ve Dil Derneği Yazım Kılavuzu, yayıncıların tamamına yakınının temel başvuru kaynağı olmuştur. Dolayısıyla iki kurumun yazım önerilerinin birbirini tutmadığı durumlarda ilgili genel yazım kuralının uygulanışına ve literatürde baskın gelmiş olan yaygınlığa da bakarak önerilerde bulunulmaktadır. Alıntıların pek çok yaygın kabulü göstermek içindir. Zira dil, masa başında tasarlanan bir düzen değil, son tahlilde o dili konuşanların şekillendirdiği konvansiyonel bir yapıdır.
Sitede yapılan yazım önerilerine yönelik itirazlarınızı yorum kısmında paylaşabilirsiniz.
TDK kurallarına göre olagelmek bileşik fiildir. Bu yüzden birleşik yazılması doğrusudur. Ayrıca olagelmek sözcüğü cins isimdir. Bu nedenle küçük harflerle yazılır ve gelen ekler kesme işaretiyle ayrılmaz.
Bu ifadenin günlük dilde kullanımına ve literatürdeki basılı örneklerine dair ChatGPT tarafından getirilen sonuçlar da bu kuralın Türkçede yerleşmiş olduğunu göstermektedir:
Böyle durumlar, bu mevsimlerde sıklıkla olagelir
Bu bölgede depremler, tarih boyunca olagelmiştir
Ailede her nesilde bir ressam olagelmiş ve bu gelenek sürdürülmüştür
İş hayatında başarı ve başarısızlık, daima el ele olagelmiştir
Uzun süreli dostluklar, zor zamanlarda birbirlerine destek olagelirler
Kültürel etkinlikler, bu şehrin sosyal yaşamında olagelmiştir
Yazarın kitaplarında ele aldığı temalar, edebiyat dünyasında olagelmiş konular arasında yer alır
Aşırı sıcak ve soğuk hava dalgaları, iklim değişikliği sebebiyle daha sık olagelmeye başladı
Bu bitki türünün bulunduğu bölgede, doğal afetlerin meydana gelmesi olageldiği için koruma önlemleri alınmaktadır
Bu sitede sadece TDK yazım kılavuzu esas alınmamıştır çünkü 1985 tarihli TDK İmla Kılavuzu, en başta "yazım" yerine "imla" kelimesine geri dönmeyi tercih etmiş olmasıyla büyük tartışmalar başlatmıştır; . ve TDK, 1985'ten sonra yayınevlerin tek başvuru kaynağı olma özelliğini kaybetmiştir. 1980 öncesi TDK üyelerinin eseri olan Ana Yazım Kılavuzu ve Dil Derneği Yazım Kılavuzu, yayıncıların tamamına yakınının temel başvuru kaynağı olmuştur. Dolayısıyla iki kurumun yazım önerilerinin birbirini tutmadığı durumlarda ilgili genel yazım kuralının uygulanışına ve literatürde baskın gelmiş olan yaygınlığa da bakarak önerilerde bulunulmaktadır. Alıntıların pek çok yaygın kabulü göstermek içindir. Zira dil, masa başında tasarlanan bir düzen değil, son tahlilde o dili konuşanların şekillendirdiği konvansiyonel bir yapıdır.
Sitede yapılan yazım önerilerine yönelik itirazlarınızı yorum kısmında paylaşabilirsiniz.
TDK sözlüğüne göre hamdetmek birleşik yazılır. Ulamanın da ötesinde, kaynaşma vardır. Ayrıca hamdetmek sözcüğü cins isimdir. Bu nedenle küçük harflerle yazılır ve gelen ekler kesme işaretiyle ayrılmaz.
Bu ifadenin günlük dilde kullanımına ve literatürdeki basılı örneklerine dair ChatGPT tarafından getirilen sonuçlar da bu kuralın Türkçede yerleşmiş olduğunu göstermektedir:
Şükürler olsun, başarılı olduktan sonra içimden hemen hamdettim
O, her şey yolunda gittiğinde sürekli hamdeder
İyileştikten sonra, Allah'a hamdettik
Yeni işe başladığında, tüm arkadaşları onun adına hamdettiler
Anne ve babam sağlıklı oldukları için her gün hamdederim
Bu sitede sadece TDK yazım kılavuzu esas alınmamıştır çünkü 1985 tarihli TDK İmla Kılavuzu, en başta "yazım" yerine "imla" kelimesine geri dönmeyi tercih etmiş olmasıyla büyük tartışmalar başlatmıştır; . ve TDK, 1985'ten sonra yayınevlerin tek başvuru kaynağı olma özelliğini kaybetmiştir. 1980 öncesi TDK üyelerinin eseri olan Ana Yazım Kılavuzu ve Dil Derneği Yazım Kılavuzu, yayıncıların tamamına yakınının temel başvuru kaynağı olmuştur. Dolayısıyla iki kurumun yazım önerilerinin birbirini tutmadığı durumlarda ilgili genel yazım kuralının uygulanışına ve literatürde baskın gelmiş olan yaygınlığa da bakarak önerilerde bulunulmaktadır. Alıntıların pek çok yaygın kabulü göstermek içindir. Zira dil, masa başında tasarlanan bir düzen değil, son tahlilde o dili konuşanların şekillendirdiği konvansiyonel bir yapıdır.
Sitede yapılan yazım önerilerine yönelik itirazlarınızı yorum kısmında paylaşabilirsiniz.
TDK kurallarına göre düşeyazmak bileşik fiildir. O yüzden birleşik yazılır. Ayrıca düşeyazmak sözcüğü cins isimdir. Bu nedenle küçük harflerle yazılır ve gelen ekler kesme işaretiyle ayrılmaz.
Bu ifadenin literatürdeki basılı örneklerine dair örnekler de bu kuralın Türkçede yerleşmiş olduğunu göstermektedir:
Ağır aksak yürüdüm, çöp sepetine ayağım takıldı, düşeyazdım. Önce limon ağacının olduğu yere uzandım ama orada çok sivrisinek vardı. Bir de toprak ıslak olunca üşüdü karnım. Sonra kalktım buraya geldim.
Gözlerim karardı, düşeyazdım kahve fincanlarını toplarken. Yengem sen git yat, ben hallederim dedi, dilindeki yılanı yutmaya çalışarak. O gün karar verdim, bu evden, tutsaklığımdan kaçacaktım.
Ardından da diğerlerini selamlamak için çömeldi ve düşeyazdı. Çocuklar bir şeyler diyordu, Michael doğru düzgün duyamıyordu. “Amca,” diyorlardı. “Amca, hoş geldin!” İsimlerini duydu.
Bu sitede sadece TDK yazım kılavuzu esas alınmamıştır çünkü 1985 tarihli TDK İmla Kılavuzu, en başta "yazım" yerine "imla" kelimesine geri dönmeyi tercih etmiş olmasıyla büyük tartışmalar başlatmıştır; . ve TDK, 1985'ten sonra yayınevlerin tek başvuru kaynağı olma özelliğini kaybetmiştir. 1980 öncesi TDK üyelerinin eseri olan Ana Yazım Kılavuzu ve Dil Derneği Yazım Kılavuzu, yayıncıların tamamına yakınının temel başvuru kaynağı olmuştur. Dolayısıyla iki kurumun yazım önerilerinin birbirini tutmadığı durumlarda ilgili genel yazım kuralının uygulanışına ve literatürde baskın gelmiş olan yaygınlığa da bakarak önerilerde bulunulmaktadır. Alıntıların pek çok yaygın kabulü göstermek içindir. Zira dil, masa başında tasarlanan bir düzen değil, son tahlilde o dili konuşanların şekillendirdiği konvansiyonel bir yapıdır.
Sitede yapılan yazım önerilerine yönelik itirazlarınızı yorum kısmında paylaşabilirsiniz.
TDK sözlüğüne göre "iş arayan" birleşik kelime değildir. İş arayan sözcüğü cins isimdir. Bu nedenle küçük harflerle yazılır ve gelen ekler kesme işaretiyle ayrılmaz.
İşbaşı, işveren gibi sözcükler birleşik yazılır ama "iş arayan" bunlardan farklı olarak iş arayan kişiyi ifade etmenin ötesinde özel anlam kazanacak kadar birleşip kaynaşmamış bir söz öbeği olduğu için ayrı yazılır.
Bu ifadenin günlük dilde kullanımına ve literatürdeki basılı örneklerine dair ChatGPT tarafından getirilen sonuçlar da bu kuralın Türkçede yerleşmiş olduğunu göstermektedir:
İş arayan kişiler için yeni fırsatlar mevcut.
Bu platform, iş arayan gençlere özel tasarlanmıştır.
İş arayan adaylar, başvurularını online olarak yapabilirler.
İlanlarımıza başvuracak iş arayanlar özgeçmişlerini göndermelidir.
İş arayanlar için iş bulma süreci bazen zorlayıcı olabilir.
Şirketimiz, iş arayan yeteneklere kapılarını açmaktadır.
Kariyer fuarlarında, iş arayanlarla işverenler bir araya gelir.
Eğitim programlarımız, iş arayanlar için önemli bir fırsattır.
İş arayan öğrenciler staj imkanlarını değerlendirebilir.
Ücretsiz iş ilanı siteleri, iş arayanlar için popülerdir.
Mülakata gelen iş arayanlar, belgelerini yanlarında getirmelidir.
İşe alım süreci, iş arayanlar için stresli olabilir.
İş arayanların başarılı olmaları için becerilerini geliştirmeleri önemlidir.
İşverenler, iş arayanlara düşük maaşlar teklif etmemelidir.
İş arayanlar için kariyer koçluğu hizmetleri mevcuttur.
Bu sitede sadece TDK yazım kılavuzu esas alınmamıştır çünkü 1985 tarihli TDK İmla Kılavuzu, en başta "yazım" yerine "imla" kelimesine geri dönmeyi tercih etmiş olmasıyla büyük tartışmalar başlatmıştır; . ve TDK, 1985'ten sonra yayınevlerin tek başvuru kaynağı olma özelliğini kaybetmiştir. 1980 öncesi TDK üyelerinin eseri olan Ana Yazım Kılavuzu ve Dil Derneği Yazım Kılavuzu, yayıncıların tamamına yakınının temel başvuru kaynağı olmuştur. Dolayısıyla iki kurumun yazım önerilerinin birbirini tutmadığı durumlarda ilgili genel yazım kuralının uygulanışına ve literatürde baskın gelmiş olan yaygınlığa da bakarak önerilerde bulunulmaktadır. Alıntıların pek çok yaygın kabulü göstermek içindir. Zira dil, masa başında tasarlanan bir düzen değil, son tahlilde o dili konuşanların şekillendirdiği konvansiyonel bir yapıdır.
Sitede yapılan yazım önerilerine yönelik itirazlarınızı yorum kısmında paylaşabilirsiniz.
TDK sözlüğüne göre "iş adamı" ayrı yazılır ama yayıncıların sıkça başvurduğu Dil Derneği Yazım Kılavuzu'na göre işadamı birleşik yazılır. Basılı eserlerde birleşik yazıma daha çok rastlanmaktadır. İşadamı sözcüğü cins isimdir. Bu nedenle küçük harflerle yazılır ve gelen ekler kesme işaretiyle ayrılmaz.
Bu konuda en bilinen kurum olan TÜSİAD'ın da resmi kısaltması "Türk Sanayici ve İşadamları Derneği" şeklindedir.
Bununla birlikte günümüzde işadamı/işkadını tabirleri yerine, cinsiyet ayrımı yapmayan "iş insanı" tabiri yaygınlaşmaktadır. Akademik eserlerde "iş insanı" şeklinde ayrı yazım çok daha yaygındır.
Bu ifadenin günlük dilde kullanımına ve literatürdeki basılı örneklerine dair ChatGPT tarafından getirilen sonuçlar da bu kuralın Türkçede yerleşmiş olduğunu göstermektedir:
"Türkiye'nin dört bir yanındaki genç iş insanları bu hizmetlerden yararlanarak işlerini geliştirebileceklerdir." - Güngör, T. (2017). İşletme Yönetimi.
"Birçok iş insanı, üretimlerini dışarıya taşımak istemedikleri için yurtiçinde üretim yapmaya özen göstermektedirler." - Acar, M. F. (2014). İşletme Finansı ve Yatırım.
"İş insanları, rekabet güçlerini artırmak ve işlerini büyütmek amacıyla markalaşma stratejileri geliştirmektedirler." - Boztepe, M. (2014). Marka Yönetimi.
"Birçok iş insanı, yeni teknolojilere yatırım yaparak işlerini dijitalleştirmeyi ve verimliliklerini artırmayı hedeflemektedirler." - Şahin, H. (2017). Dijital İşletmecilik.
"İş insanları, tüketicilerin ihtiyaçlarını doğru anlamak ve müşteri memnuniyetini artırmak için pazar araştırmalarına önem vermektedirler." - Akar, E. (2017). Pazarlama Yönetimi.
"Birçok iş insanı, yatırım yapacakları alanları belirlerken sektörel analizler yaparak risklerini minimize etmeye çalışırlar." - Yılmaz, T. (2018). Sektörel Analizler.
"İş insanları, işletmelerinin finansal durumunu izlemek ve kararlarını buna göre vermek için finansal analizler yapmaktadırlar." - Özdemir, S. (2016). Finansal Yönetim.
"Birçok iş insanı, insan kaynakları yönetiminde stratejik bir yaklaşım benimseyerek işletmelerindeki çalışanların performansını artırmayı hedeflemektedirler." - Aksu, M. (2017). İnsan Kaynakları Yönetimi.
"İş insanları, sürdürülebilirlik stratejileri geliştirerek hem çevresel hem de toplumsal faydayı gözeterek işlerini yönetmektedirler." - Altınay, L. (2018). Sürdürülebilirlik Yönetimi.
Bu sitede sadece TDK yazım kılavuzu esas alınmamıştır çünkü 1985 tarihli TDK İmla Kılavuzu, en başta "yazım" yerine "imla" kelimesine geri dönmeyi tercih etmiş olmasıyla büyük tartışmalar başlatmıştır; . ve TDK, 1985'ten sonra yayınevlerin tek başvuru kaynağı olma özelliğini kaybetmiştir. 1980 öncesi TDK üyelerinin eseri olan Ana Yazım Kılavuzu ve Dil Derneği Yazım Kılavuzu, yayıncıların tamamına yakınının temel başvuru kaynağı olmuştur. Dolayısıyla iki kurumun yazım önerilerinin birbirini tutmadığı durumlarda ilgili genel yazım kuralının uygulanışına ve literatürde baskın gelmiş olan yaygınlığa da bakarak önerilerde bulunulmaktadır. Alıntıların pek çok yaygın kabulü göstermek içindir. Zira dil, masa başında tasarlanan bir düzen değil, son tahlilde o dili konuşanların şekillendirdiği konvansiyonel bir yapıdır.
Sitede yapılan yazım önerilerine yönelik itirazlarınızı yorum kısmında paylaşabilirsiniz.
TDK sözlüğüne göre yapı yapmak, bina etmek anlamına gelen "inşa etmek" tabirinin a'sı uzun okunur ama şapkasız tek A ile yazılır: "inşa". İnşa sözcüğü cins isimdir. Bu nedenle küçük harflerle yazılır ve gelen ekler kesme işaretiyle ayrılmaz.
İnşaa, inşâ, inşağ, inşah yazımları yanlıştır.
İki A ile yazılan, "inşaat" kelimesidir. İnşa ile inşaat farklı kelimelerdir.
Bu ifadenin günlük dilde kullanımına ve literatürdeki basılı örneklerine dair ChatGPT tarafından getirilen sonuçlar da bu kuralın Türkçede yerleşmiş olduğunu göstermektedir:
Bu bina ne zaman inşa edildi?
Bu proje için yeni bir binanın inşa edilmesi gerekiyor.
Yeni evimizi inşa etmek için müteahhite başvurduk.
Yolun inşaatı ne zaman bitecek?
Bu köprüyü inşa ederken mühendisler nelere dikkat etti?
Yeni fabrikanın inşaatı için arsa satın aldık.
Bu yolda inşaat çalışmaları nedeniyle trafik sıkışıklığı yaşanıyor.
Okulun yeni bölümünün inşaatı ne zaman tamamlanacak?
Yeni otel, şehir merkezinde inşa ediliyor.
Bu projenin inşaatı için yeterli kaynağımız var mı?
Bu sitede sadece TDK yazım kılavuzu esas alınmamıştır çünkü 1985 tarihli TDK İmla Kılavuzu, en başta "yazım" yerine "imla" kelimesine geri dönmeyi tercih etmiş olmasıyla büyük tartışmalar başlatmıştır; . ve TDK, 1985'ten sonra yayınevlerin tek başvuru kaynağı olma özelliğini kaybetmiştir. 1980 öncesi TDK üyelerinin eseri olan Ana Yazım Kılavuzu ve Dil Derneği Yazım Kılavuzu, yayıncıların tamamına yakınının temel başvuru kaynağı olmuştur. Dolayısıyla iki kurumun yazım önerilerinin birbirini tutmadığı durumlarda ilgili genel yazım kuralının uygulanışına ve literatürde baskın gelmiş olan yaygınlığa da bakarak önerilerde bulunulmaktadır. Alıntıların pek çok yaygın kabulü göstermek içindir. Zira dil, masa başında tasarlanan bir düzen değil, son tahlilde o dili konuşanların şekillendirdiği konvansiyonel bir yapıdır.
Sitede yapılan yazım önerilerine yönelik itirazlarınızı yorum kısmında paylaşabilirsiniz.
"Üzülme! Allah sabredenlerle beraberdir" anlamına gelen bu söz Arapça لا تَحْزَنْ إِنَّ اللَّهَ مَعَ الصَّابِرِينَ şeklinde yazılır.
Aşağıda yer alan butona basarak bu yazılışı bilgisayarın hafızasına alabilirsiniz. Sonra istediğiniz yere Ctrl+V tuşlarına basarak bu ifadeyi yapıştırabilirsiniz.
Cep telefonunda ise yazı yazdığınız hanenin boş bir yerine basılı tuttuğunuzda "yapıştır" seçeneği zaten çıkacaktır.
Ctrl+V için boşluk tuşunun üç yanındaki Ctrl tuşuna basılı tutmanız ve aynı anda V'ye basıp bırakmanız yeterlidir.
Lâ Tahzen! İnnallâhe Meassabirin Arapça yazılışı kopyala:
Bu sitede sadece TDK yazım kılavuzu esas alınmamıştır çünkü 1985 tarihli TDK İmla Kılavuzu, en başta "yazım" yerine "imla" kelimesine geri dönmeyi tercih etmiş olmasıyla büyük tartışmalar başlatmıştır; . ve TDK, 1985'ten sonra yayınevlerin tek başvuru kaynağı olma özelliğini kaybetmiştir. 1980 öncesi TDK üyelerinin eseri olan Ana Yazım Kılavuzu ve Dil Derneği Yazım Kılavuzu, yayıncıların tamamına yakınının temel başvuru kaynağı olmuştur. Dolayısıyla iki kurumun yazım önerilerinin birbirini tutmadığı durumlarda ilgili genel yazım kuralının uygulanışına ve literatürde baskın gelmiş olan yaygınlığa da bakarak önerilerde bulunulmaktadır. Alıntıların pek çok yaygın kabulü göstermek içindir. Zira dil, masa başında tasarlanan bir düzen değil, son tahlilde o dili konuşanların şekillendirdiği konvansiyonel bir yapıdır.
Sitede yapılan yazım önerilerine yönelik itirazlarınızı yorum kısmında paylaşabilirsiniz.
"Allah sabredenlerledir", "Allah, sabredenlerin yanındadır" anlamlarına gelen bu söz "innallahe meassabirin" diye okunur ve إِنَّ اللَّهَ مَعَ الصَّابِرِينَ şeklinde yazılır.
Aşağıda yer alan butona basarak bu yazılışı bilgisayarın hafızasına alabilirsiniz. Sonra istediğiniz yere Ctrl+V tuşlarına basarak bu ifadeyi yapıştırabilirsiniz.
Cep telefonunda ise yazı yazdığınız hanenin boş bir yerine basılı tuttuğunuzda "yapıştır" seçeneği zaten çıkacaktır.
Ctrl+V için boşluk tuşunun üç yanındaki Ctrl tuşuna basılı tutmanız ve aynı anda V'ye basıp bırakmanız yeterlidir.
Bu sitede sadece TDK yazım kılavuzu esas alınmamıştır çünkü 1985 tarihli TDK İmla Kılavuzu, en başta "yazım" yerine "imla" kelimesine geri dönmeyi tercih etmiş olmasıyla büyük tartışmalar başlatmıştır; . ve TDK, 1985'ten sonra yayınevlerin tek başvuru kaynağı olma özelliğini kaybetmiştir. 1980 öncesi TDK üyelerinin eseri olan Ana Yazım Kılavuzu ve Dil Derneği Yazım Kılavuzu, yayıncıların tamamına yakınının temel başvuru kaynağı olmuştur. Dolayısıyla iki kurumun yazım önerilerinin birbirini tutmadığı durumlarda ilgili genel yazım kuralının uygulanışına ve literatürde baskın gelmiş olan yaygınlığa da bakarak önerilerde bulunulmaktadır. Alıntıların pek çok yaygın kabulü göstermek içindir. Zira dil, masa başında tasarlanan bir düzen değil, son tahlilde o dili konuşanların şekillendirdiği konvansiyonel bir yapıdır.
Sitede yapılan yazım önerilerine yönelik itirazlarınızı yorum kısmında paylaşabilirsiniz.
Allah'ın 99 isminin Arapça yazılışları ve Türkçe okunuşları ayrı ayrı aşağıda verilmiştir.
Aşağıda yer alan butona basarak bu yazılışı bilgisayarın hafızasına alabilirsiniz. Sonra istediğiniz yere Ctrl+V tuşlarına basarak bu ifadeyi yapıştırabilirsiniz.
Cep telefonunda ise yazı yazdığınız hanenin boş bir yerine basılı tuttuğunuzda "yapıştır" seçeneği zaten çıkacaktır.
Ctrl+V için boşluk tuşunun üç yanındaki Ctrl tuşuna basılı tutmanız ve aynı anda V'ye basıp bırakmanız yeterlidir.
Anlamı: 'Türeli, adil, insaflı, aşırı gitmeyen, her şeyi yerli yerince yapan"
Afüv Arapça yazılışı kopyala:
Anlamı: 'Bağışlayıcı, affedici, cezalandırmaktan vazgeçen anlamına gelmektedir"
Âhir Arapça yazılışı kopyala:
Anlamı: 'Son, en son olan, sonuncu"
Alîm Arapça yazılışı kopyala:
Anlamı: 'Bilgin, çok bilen, bilgisi sonsuz, farkında olan, ilim sahibi."
Aliyy Arapça yazılışı kopyala:
Anlamı: 'Ulu, yüce, üstün olan. Alî, yüksek, büyük ve yüce olan"
Azîm Arapça yazılışı kopyala:
Anlamı: 'Büyük, büyüklük sahibi, sınırsız ve kayıtsız büyüklük, pek azametli."
Azîz Arapça yazılışı kopyala:
Anlamı: 'Eren, aziz, izzetli, onurlu." Aziz kelimesinden ayrıca Arapça dil kalıpları kullanılarak Azze, Azize, Muiz, muazzez gibi kelimeler türetilmiştir.
Bâis Arapça yazılışı kopyala:
Anlamı: 'Gönderen, ölüleri dirilten."
Bâkî Arapça yazılışı kopyala:
Anlamı: 'Bengi, varlığının sonu gelmeyen, süreklilik sâhibi, sonsuza kadar kalan. Varlığının zamansal sonu gelmeyen, ebedî."
Anlamı: 'Öldüren, can alan. Mümît, öldüren, ölümü her canlıya tâkdir edip bunu uygulayan, yaratıkların ölümünü yaratan, öldüren demektir."
Müntakim Arapça yazılışı kopyala:
Anlamı: 'Öççü, intikamcı. Ancak din bilginlerince intikam alma Allah'a yakıştırılamadığı için "günahkârlara adaletiyle müstahak oldukları cezayı veren" şeklinde açıklamalarla ismin antropomorfik çağrışımı yok edilir."
Müteâli Arapça yazılışı kopyala:
Anlamı: 'Yüceltilen."
Mütekebbir Arapça yazılışı kopyala:
Anlamı: Büyüklenen, kibirli. Arapça K.B.R kökünden mütefa'il vezninde türetilen bir kelimedir. Kibirlenen, büyüklenen, gururlu anlamlarına gelir. Aynı kökten türetilen kibir, müstekbir vb. yergi ifade etmekte olup, Tanrı için kullanıldığında ululuk sahibi, her şeyde ve her hadisede büyüklüğünü gösteren anlamları verilir. İsim ayrıca antropomorfik çağrışımlar açısından dikkat çekicidir.""Bütün ihtişamın sahibi, Büyük ve büyüklenen." Mütekebbir, “zatının ve sıfatlarının mahiyeti bilinemeyecek kadar ulu” anlamına gelir.
Müzil Arapça yazılışı kopyala:
Anlamı: 'Yok eden, zillete düşüren, hor ve hakir eden."
Nâfi Arapça yazılışı kopyala:
Anlamı: 'Yararlandıran."
Nûr Arapça yazılışı kopyala:
Anlamı: 'Işık'"
Râfi Arapça yazılışı kopyala:
Anlamı: 'Yükselten."
Rakîb Arapça yazılışı kopyala:
Anlamı: 'Gözetleyici, kontrol ve gözetim altında bulunduran."
Ra'ûf Arapça yazılışı kopyala:
Anlamı: 'Esirgeyen, şefkat ve merhamet gösteren."
Reşîd Arapça yazılışı kopyala:
Anlamı: 'Ergin. "
Rezzâk Arapça yazılışı kopyala:
Anlamı: 'Azıklandıran."
Sabûr Arapça yazılışı kopyala:
Anlamı: 'Dayançlı, sabırlı."
Samed Arapça yazılışı kopyala:
Anlamı: 'Kendine yeten, her şey kendisine muhtaç olan, kendisi ise hiçbir şeye muhtaç olmayan. Geleneksel meâl çalışmalarında Samed kelimesine birebir tercüme şeklinde anlam verilmez ve "kendisi hiçbir şeye muhtaç olmayan, ama her şey ona muhtaç olan; tüm canlıların ihtiyaçlarını gideren ve her türlü istekte doğrudan kendisine başvurulan" şeklinde açıklamalarda bulunulur."
Şehid Arapça yazılışı kopyala:
Anlamı: 'Tanık, şahit, gören "
Şükür Arapça yazılışı kopyala:
Anlamı: 'Teşekkür edici'"
Selām Arapça yazılışı kopyala:
Anlamı: 'Esenlik. Selām, İslam sözcüğüyle aynı semantik kökten türer. Her çeşit âfet ve kaderlerden emin olan demektir. Selām ismiyle Allah, her türlü eminliğin, sâlimliğin aslı olup, ayıptan, kusurdan ve her çeşit eksikliklerden uzak olan yüce yaratıcı olduğunu kullarına belli etmiştir. Selam kelimesi aslında barış demektir. İbranicede karşılığı Şalomdur. Selim, Süleyman (Solomon) isimleri bu kökten türemiştir."
Semî Arapça yazılışı kopyala:
Anlamı: 'İşiten."
Tevvâb Arapça yazılışı kopyala:
Anlamı: 'Dönme, dönücü, çokça tövbe eden, pişmanlık duyan. Allah için kullanıldığında tövbeleri kabul eden şeklinde tercüme edilir."
Vâcid Arapça yazılışı kopyala:
Anlamı: 'Vareden, icâd eden."
Vâhid Arapça yazılışı kopyala:
Anlamı: 'Tek."
Vâlî Arapça yazılışı kopyala:
Anlamı: 'Yöneten, idâre eden."
Vâris Arapça yazılışı kopyala:
Anlamı: 'Kalıtçı, vâris, mülkü devralan."
Vâsi Arapça yazılışı kopyala:
Anlamı: 'Genişleten, genişlik veren."
Vedûd Arapça yazılışı kopyala:
Anlamı: 'Sevilen. Hud:90 ve Buruc:14 ayetlerinde kullanılmış bir kelimedir."