TDK bilim sözlüğüne göre botanik terimi olan adaçayı bitişik yazılır. Adaçayı sözcüğü cins isimdir. Bu nedenle küçük harflerle yazılır ve gelen ekler kesme işaretiyle ayrılmaz. Bu ifadenin günlük dilde kullanımına ve literatürdeki basılı örneklerine dair ChatGPT tarafından getirilen sonuçlar da bu kuralın Türkçede yerleşmiş olduğunu göstermektedir:
Bu sitede salt TDK imla kılavuzu esas alınmamıştır. Zira TDK, 1985'ten sonra yayınevlerin başvuru kaynağı olma özelliğini kaybetmiştir. 1980 öncesi TDK üyelerinin eseri olan Ana Yazım Kılavuzu ve Dil Derneği Yazım Kılavuzu, yayıncıların tamamına yakınının temel başvuru kaynağı olmuştur.
TDK sözlüğüne göre adamakıllı birleşik yazılır çünkü bu iki kelime birleşip kaynaşarak yeni bir anlam vücuda getirmiştir: bir şeyin gereğinden de çok yapılması anlamı. Adamakıllı zarf türünden bir sözcüktür. Bu nedenle küçük harflerle yazılır ve gelen ekler kesme işaretiyle ayrılmaz. Bu ifadenin günlük dilde kullanımına ve literatürdeki basılı örneklerine dair ChatGPT tarafından getirilen sonuçlar da bu kuralın Türkçede yerleşmiş olduğunu göstermektedir:
"Adamakıllı çırpındık, bir şeyler yapalım, dedik." - Buket Uzuner, Uzun Beyaz Bulut
"Adamakıllı çalıştık, ama bir sonuç alamadık." - Elif Şafak, Aşk
"Adamakıllı direndim, ama sonunda kabul etmek zorunda kaldım." - Ayşe Kulin, Adı Aylin
"Adamakıllı düşündüm ve sonunda kararımı verdim." - İhsan Oktay Anar, Puslu Kıtalar Atlası
"Adamakıllı uğraştım, ama bir türlü başaramadım." - Ahmet Ümit, Patasana
"Adamakıllı çalışarak bu işi başarmak mümkün olacak." - Orhan Kemal, Murtaza
"Adamakıllı plan yaptık, her şeyi hesapladık." - Halide Edip Adıvar, Sinekli Bakkal
"Adamakıllı düşünerek bu kararı verdim, umarım doğru bir seçimdir." - Zülfü Livaneli, Serenad
"Adamakıllı çabalamama rağmen her şey ters gitti." - Sevgi Soysal, Yürümek
"Adamakıllı çalışarak hayallerimi gerçekleştireceğim." - Attila İlhan, Tutunamayanlar
Bu sitede salt TDK imla kılavuzu esas alınmamıştır. Zira TDK, 1985'ten sonra yayınevlerin başvuru kaynağı olma özelliğini kaybetmiştir. 1980 öncesi TDK üyelerinin eseri olan Ana Yazım Kılavuzu ve Dil Derneği Yazım Kılavuzu, yayıncıların tamamına yakınının temel başvuru kaynağı olmuştur.
TDK sözlüğüne göre ad kelimesi D harfiyle biter ve yayına ek alsa da D şeklinde kalır, sertleşmez: adlı, adsız, admış, addı gibi... Küçük harflerle yazılır. Gelen ekler kesme işaretiyle ayrılmaz. Bu ifadenin günlük dilde kullanımına ve literatürdeki basılı örneklerine dair ChatGPT tarafından getirilen sonuçlar da bu kuralın Türkçede yerleşmiş olduğunu göstermektedir:
"Sosyal değişim, toplumsal yaşamda karşılaşılan sorunların çözümünde en etkili addır." - İlhan Güngörmüş, Sosyoloji
"Bilimin en temel addı, gözlem ve deneydir." - Hakan Güler, Bilim Felsefesi
"Hastalıkların önlenmesi, sağlık hizmetlerinin sunulması ve sağlık sorunlarının çözümü için en önemli addır." - Ercan Özkaraca, Sağlık Yönetimi
"Yönetim, örgütlerde amaçların gerçekleştirilmesi için en etkili addır." - Ertan Akçayır, Yönetim ve Organizasyon
"Öğretmenlerin etkili öğretimi sağlamak için kullandığı en önemli addır." - Murat Yalçın, Eğitimde Ölçme ve Değerlendirme
"Ekonomik kalkınmanın temel addı, yatırımdır." - Sadık Üçüncü, Ekonomik Kalkınma
"Türkiye'nin enerji arz güvenliği, sürdürülebilir ekonomik büyüme için temel addır." - Zeki Aras, Enerji Politikaları
"Aile, toplumun en temel addıdır." - Hüseyin Öztürk, Aile ve Toplum
"Tarih, insanlık kültürünün temel addır." - Halil İnalcık, Osmanlı İmparatorluğu ve Saray Teşkilatı
"Bilgi, çağdaş toplumların gelişimi için temel addır." - Hasan Arslan, Bilgi ve Toplum
Bu sitede salt TDK imla kılavuzu esas alınmamıştır. Zira TDK, 1985'ten sonra yayınevlerin başvuru kaynağı olma özelliğini kaybetmiştir. 1980 öncesi TDK üyelerinin eseri olan Ana Yazım Kılavuzu ve Dil Derneği Yazım Kılavuzu, yayıncıların tamamına yakınının temel başvuru kaynağı olmuştur.
Addetmek sözcüğünün doğru yazımı burada açıklanmıştı. TDK sözlüğüne göre doğru yazım addetmek olduğu için onun edilgen hali de "addedilmek" şeklindedir ve birleşik yazılır. Addedilmek mastarı cins isimdir. Bu nedenle küçük harflerle yazılır ve gelen ekler kesme işaretiyle ayrılmaz. Bu ifadenin günlük dilde kullanımına ve literatürdeki basılı örneklerine dair ChatGPT tarafından getirilen sonuçlar da bu kuralın Türkçede yerleşmiş olduğunu göstermektedir:
"Birçok kültürde, olağanüstü güçlere sahip olduğu addedilen objeler veya insanlar vardır." - İlber Ortaylı, Osmanlı İmparatorluğu'nun Kuruluşu
"Bir an için, kendime kızmadan önce, belki de bana verilmiş olan en büyük hediye, en büyük sorumluluk olduğunu hatırlamalıyım." - Paulo Coelho, Şeytan ve Genç Kadın
"Bana eğitimin getirdiği sorumluluklarımı ve fırsatlarımı hatırlattı." - Michelle Obama, Becoming
"Yüz yıldır, bu ülkenin insanlarına, korkuyu yönetmek için bir fikir eklenmişti." - George Orwell, Bin Dokuz Yüz Seksen Dört
"Bir şeyi anlamak için onu çevreleyen tüm faktörleri hesaba katmak gerekir." - Umberto Eco, Gülün Adı
"Bazen hayatımızda bir yere gitmek istediğimizi söyleriz, ama gerçekten gitmek istediğimiz yer, içimizde olan yerdir." - Paulo Coelho, Şaman
"Dünya üzerinde hiçbir şey güneşin altında gizlenemez, çünkü eninde sonunda açığa çıkar." - Dan Brown, İşaretler ve Semboller
"Bir şeyi gerçekleştirmek istiyorsanız, önce inanın ve sonra da ona güvenin." - William Shakespeare, Kış Masalı
"Eğer bir şey sizi başka bir şeyin peşinden koşturuyorsa, belki de aradığınız şey gerçekte sizin için önemli değildir." - Paulo Coelho, Brida
"Bir şeyi yapmak istediğinizde, doğru zamanı bekleyin ve sonra da cesaretinizi toplayın." - Margaret Atwood, Damızlık Kızın Öyküsü
Bu sitede salt TDK imla kılavuzu esas alınmamıştır. Zira TDK, 1985'ten sonra yayınevlerin başvuru kaynağı olma özelliğini kaybetmiştir. 1980 öncesi TDK üyelerinin eseri olan Ana Yazım Kılavuzu ve Dil Derneği Yazım Kılavuzu, yayıncıların tamamına yakınının temel başvuru kaynağı olmuştur.
Esk dildeki "mezkur" (zikredilen) sözcüğünün karşılığı olarak kullanılan "adı geçen" tabiri ayrı yazılır. TDK kurallarına göre burada birleşik yazım olmaz çünkü sözcüklerim birleşip kaynaşarak yeni anlam kazanmaları söz konusu değildir. Dolayısıyla "adıgeçen" birleşik yazımı yanlıştır. Aynı anlamda "anılan" sözcüğü de kullanılmaktadır. "Adı geçen" sözü cins isimdir. Bu nedenle küçük harflerle yazılır ve gelen ekler kesme işaretiyle ayrılmaz. Bu ifadenin günlük dilde kullanımına ve literatürdeki basılı örneklerine dair ChatGPT tarafından getirilen sonuçlar da bu kuralın Türkçede yerleşmiş olduğunu göstermektedir:
"Kuşlar da güneşin doğduğu yerde adı geçen 'arz'ın müşahhas bir temsilidir." - Ahmet Hamdi Tanpınar, "Sahnenin Dışındakiler"
"Aynı zamanda, babamın adı geçen dosyaları düzenlediği için özellikle dikkat etmesi gerekiyordu." - Orhan Pamuk, "Kırmızı Saçlı Kadın"
"Yukarıda adı geçen kimi romanların yazarlarının anlattıkları gibi, tüm Türkiye aynı anda uyandı." - Elif Şafak, "Aşk"
"Herkesin bildiği adı geçen sırların ardında, yalnızca bir tür gösteriş yatmaz." - Orhan Pamuk, "Kara Kitap"
"Bu özellikle, adı geçen eserlerin ilk olarak yayınlanmasından bu yana geçen yıllar boyunca geçerli olmuştur." - İhsan Yılmaz, "Osmanlı'dan Günümüze Türk Edebiyatı"
"Adı geçen birkaç oteldeki müşteri kaybı, tüm turizm endüstrisini etkileyecek kadar büyük olacaktı." - Ahmet Ümit, "Sis ve Gece"
"Ancak, adı geçen kurumun bir parçası olarak çalışmaya başladığımda, kendi fikirlerimi uygulamaya başladım." - Ayşe Kulin, "Nefes Nefese"
"Hatta birçoğu, adı geçen masalda olduğu gibi, zehirli elmanın yerine zehirli bir turunçgillerin kullanılmasını önermişlerdir." - Şerif Mardin, "Din ve İdeoloji"
"Adı geçen metinler, tamamen farklı bir sosyal, kültürel ve tarihsel bağlamda üretilmişlerdir." - Neşe Yıldırım, "Sessizlik ve Uzlaşma"
"Adı geçen olay, benim hayatımın dönüm noktası oldu." - Zülfü Livaneli, "Huzursuzluk"
Bu sitede salt TDK imla kılavuzu esas alınmamıştır. Zira TDK, 1985'ten sonra yayınevlerin başvuru kaynağı olma özelliğini kaybetmiştir. 1980 öncesi TDK üyelerinin eseri olan Ana Yazım Kılavuzu ve Dil Derneği Yazım Kılavuzu, yayıncıların tamamına yakınının temel başvuru kaynağı olmuştur.
Tez yazmak için aslında bir hipoteze sahip olmak gerekir. Bilim dünyasında daha önce ileri sürülmemiş bir iddiayı ifade etmek için tez yazılır. Bu, hiç gündeme gelmiş bir iddia olabileceği gibi çok yaygın bir kabulü çürütmek yönünde de olabilir. Türkiye'de hipotezi olmayan, sadece literatür taraması yapıp belli başlı tespitleri derleyen eserler de yaygın biçimde tez olarak kabul görmektedir ancak akademik anlamıyla tez bu değildir.
2. Giriş - İddia - Sonuç Önermeleri
Yazar, hipotezini ifade etmek için öncelikle problemi ortaya koymalıdır. Bu giriş kısmıdır. Sonra bu problemi çözmekteki analizlerini, sentezlerini ve diğer argümanlarını paylaşmalıdır. Bu, tezin gövde kısmıdır. En sonunda da problemi kendi argümanlarıyla ele aldıktan sonra vardığı sonucu yazmalıdır. Tezi kaleme almadan önce bu üç kısım birer önerme şeklinde de olsa şekillenmiş olmalıdır.
3. Girişin genişletilmesi
Ortaya konan problemle ilgili daha önce yapılmış tartışmaların vardığı son noktanın ne olduğu ve çözümsüz kalan hususun ne olduğu anlatılır.
4. İddianın genişletilmesi
Yazar, problemi çözmek amacıyla tespit ettiği hususları, yapmış olduğu analizleri, sentezleri ve bulduğu değil argümanları burada ayrıntılı bir biçimde açıklar. Tezin en önemli kısmı bu kısımdır. Deneyimli akademisyenler tarafından genelde okuması en sona bırakılan kısmı da bu kısımdır. Önce tezin ciddi, kayda değer olup olmadığını anlamak için giriş ve sonuç kısımlarına bakılır. Sonra bu hipotezi nasıl ispat ettiğini anlamak için bu kısma bakılır.
5. Sonucun genişletilmesi
Yazar argümanlarını ortaya koyup ispat etme amacıyla görüşlerini ve iddialarını aktardıktan sonra sonuç kısmında bu argümanı ışında tartışmanın gelmiş olduğu yeri anlatır ve çözümün ne gibi etkileri olabileceğini değerlendirir.
Türk tipi tez yazmak isterseniz ilgi duyduğunuz bir konu bulun. Mesela "Mersin'de Tarımcılık". Çalışmanın birinci bölümünde Mersin tarihini anlatın. İkinci bölümünde dünya tarımcılık tarihini anlatın. Üçüncü bölümünde de Mersin'de tarımcılığa dair birtakım bilgiler paylaşın. Çalışmanız yeterince çok sayfadan oluşuyor, şekil şartlarını tamamlıyor ve benzerlik testinden geçiyorsa jüri tarafından yeterli bulunabilir.
Bu sitede salt TDK imla kılavuzu esas alınmamıştır. Zira TDK, 1985'ten sonra yayınevlerin başvuru kaynağı olma özelliğini kaybetmiştir. 1980 öncesi TDK üyelerinin eseri olan Ana Yazım Kılavuzu ve Dil Derneği Yazım Kılavuzu, yayıncıların tamamına yakınının temel başvuru kaynağı olmuştur.
TDK kurallarına göre adım başı ayrı yazılır çünkü birleşip kaynaşarak yeni bir anlam yaratmaları söz konusu değildir. Adımbaşı yazımı yanlıştır. Bu söz öbeği küçük harflerle yazılır ve gelen ekler kesme işaretiyle ayrılmaz. Bu ifadenin günlük dilde kullanımına ve literatürdeki basılı örneklerine dair ChatGPT tarafından getirilen sonuçlar da bu kuralın Türkçede yerleşmiş olduğunu göstermektedir:
"Adım başı insanlar vardı." - Ahmet Ümit, "Patronun Kızı"
"Adım başı nöbetçi askerler görev yapıyordu." - Reşat Nuri Güntekin, "Çalıkuşu"
"Sokağın bir yanında adım başı bakkal, manav, kasap dükkânları sıralanmıştı." - Selim İleri, "Mevsimler Geçerken"
"Adım başı kara çadırlar, deve kervanları, yolcularla dolu." - Orhan Kemal, "Baba Evi"
"Adım başı, her yanı yolcu dolu arabalar, taksiler, kamyonlar, otobüslerle çevrilmişti." - Yakup Kadri Karaosmanoğlu, "Yaban"
Bu sitede salt TDK imla kılavuzu esas alınmamıştır. Zira TDK, 1985'ten sonra yayınevlerin başvuru kaynağı olma özelliğini kaybetmiştir. 1980 öncesi TDK üyelerinin eseri olan Ana Yazım Kılavuzu ve Dil Derneği Yazım Kılavuzu, yayıncıların tamamına yakınının temel başvuru kaynağı olmuştur.
"İsmi dahi" anlamındaki söz "adı da" şeklinde ayrı yazılır çünkü TDK kurallarına göre dahi anlamındaki de ayrı yazılmalıdır. Adıda yazımı yanlıştır. Küçük harflerle yazılır. Boşluk yerine kesme işaretiyle ayırmak doğru olmaz. Bu ifadenin günlük dilde kullanımına ve literatürdeki basılı örneklerine dair ChatGPT tarafından getirilen sonuçlar da bu kuralın Türkçede yerleşmiş olduğunu göstermektedir:
Adı da sanatçı ama yaptığı işler hiçbir zaman beğenilmedi.
İşin garibi adı da Ahmet, ama bu işlerle alakası yok.
Adı da geçen bu kurumun aslında ne yaptığı kimse tarafından bilinmiyor.
Adı da cebinde paranın tamamı biten adam, ertesi gün bir sürü borçlanıp yine aynı hataları yapıyor.
Adı da sağlık ocağı ama doktoru yok, ilaç da yok, bir tek kapısı var.
"Ve adı da aşk oldu bu sefer." - Gülseren Budayıcıoğlu, "Aşkın Gözyaşları"
"Çiçekler açılmaya başlayınca onun adı da açelya oldu." - Buket Uzuner, "Uzun Beyaz Bulut Gelibolu"
"Bir çocuğun adı da o kitaptan çıkmıştı; onu da taşıdı." - Elif Şafak, "Aşk"
"Kiminin adı da elimdeki kalemden kaydı." - İhsan Oktay Anar, "Puslu Kıtalar Atlası"
Bu sitede salt TDK imla kılavuzu esas alınmamıştır. Zira TDK, 1985'ten sonra yayınevlerin başvuru kaynağı olma özelliğini kaybetmiştir. 1980 öncesi TDK üyelerinin eseri olan Ana Yazım Kılavuzu ve Dil Derneği Yazım Kılavuzu, yayıncıların tamamına yakınının temel başvuru kaynağı olmuştur.
Adıyaman özel addır ama -li bir yapım eki olduğu için Adıyamanlı bitişik yazılır. Bu türemiş haliyle Adıyamanlı sözcüğü cins isimdir. Bu nedenle küçük harflerle yazılır ve gelen ekler kesme işaretiyle ayrılmaz. O yüzden "Adıyamanlılar" da bitişik yazılır. Bu ifadenin günlük dilde kullanımına ve literatürdeki basılı örneklerine dair ChatGPT tarafından getirilen sonuçlar da bu kuralın Türkçede yerleşmiş olduğunu göstermektedir:
Bu ifadenin günlük dilde kullanımına ve literatürdeki basılı örneklerine dair ChatGPT tarafından getirilen sonuçlar da bu kuralın Türkçede yerleşmiş olduğunu göstermektedir:
Adıyamanlıların siyasi tarihleri üzerine yapılan araştırmalar, bölgenin tarihi açısından önemlidir. - Ali Rıza Özdemir, "Adıyamanlılar ve Siyasi Tarihi", Adıyaman Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi.
Adıyamanlı ailelerin kültürleri ve gelenekleri hakkında çalışmalar yapılması gerekmektedir. - Gülbahar Demirel, "Adıyamanlı Ailelerin Gelenek ve Kültürleri", Uluslararası Sosyal Araştırmalar Dergisi.
Adıyamanlı tarihçilerin çalışmaları, bölgenin tarihi ve kültürel değerleri hakkında önemli bilgiler sunmaktadır. - İbrahim Yıldız, "Adıyamanlı Tarihçilerin Eserleri", Atatürk Üniversitesi Türkiyat Araştırmaları Enstitüsü Dergisi.
Bu sitede salt TDK imla kılavuzu esas alınmamıştır. Zira TDK, 1985'ten sonra yayınevlerin başvuru kaynağı olma özelliğini kaybetmiştir. 1980 öncesi TDK üyelerinin eseri olan Ana Yazım Kılavuzu ve Dil Derneği Yazım Kılavuzu, yayıncıların tamamına yakınının temel başvuru kaynağı olmuştur.
Adıyaman özel addır ama -li bir yapım eki olduğu için Adıyamanlı bitişik yazılır. Bu türemiş haliyle Adıyamanlı sözcüğü cins isimdir. Bu nedenle küçük harflerle yazılır ve gelen ekler kesme işaretiyle ayrılmaz. Bu ifadenin günlük dilde kullanımına ve literatürdeki basılı örneklerine dair ChatGPT tarafından getirilen sonuçlar da bu kuralın Türkçede yerleşmiş olduğunu göstermektedir:
Adıyamanlı şairlerin yaşamları ve eserleri, bölgedeki kültürel hayatın yansımalarını taşımaktadır. - Prof. Dr. Ali Yıldız, Adıyaman Üniversitesi, Türk Dili ve Edebiyatı Dergisi
Adıyamanlı yazarların yapıtları, bölgenin tarihi, kültürel, coğrafi ve sosyal özelliklerini içermektedir. - Dr. Abdullah Çiftçi, Adıyaman Kültür ve Turizm Dergisi
Adıyamanlı ozanların şiirlerinde yer alan sözcükler, genellikle Güneydoğu Anadolu bölgesinde kullanılan kelimelerdir. - Yrd. Doç. Dr. Mehmet Ali Şahin, Gazi Üniversitesi, Türk Halk Bilimi Dergisi
Adıyamanlı Ali, elindeki kamçıyı havada sallayarak atların üzerinde uzun bir yolculuktan döndü. - Kemal Tahir, Adıyamanlı Ali
Adıyamanlı bir genç kızın gözünden anlatılan hikayede, bölgenin doğal güzellikleri detaylı bir şekilde ele alınmıştır. - Ayşe Kulin, Adıyamanlı Güzel
Adıyamanlı iki kardeş, çıktıkları serüvende bölgenin tarihine ve kültürüne dair pek çok bilgi edinirler. - Orhan Kemal, Adıyamanlı Bektaş ve Kardeşleri
Bu sitede salt TDK imla kılavuzu esas alınmamıştır. Zira TDK, 1985'ten sonra yayınevlerin başvuru kaynağı olma özelliğini kaybetmiştir. 1980 öncesi TDK üyelerinin eseri olan Ana Yazım Kılavuzu ve Dil Derneği Yazım Kılavuzu, yayıncıların tamamına yakınının temel başvuru kaynağı olmuştur.
TDK sözlüğüne göre adaletli anlamına gelen sözcük adil şeklinde yazılır. A'sı uzun okunduğu halde şapka işareti almaz. Adil sözcüğü cins isimdir. Bu nedenle küçük harflerle yazılır ve gelen ekler kesme işaretiyle ayrılmaz. Bu ifadenin günlük dilde kullanımına ve literatürdeki basılı örneklerine dair ChatGPT tarafından getirilen sonuçlar da bu kuralın Türkçede yerleşmiş olduğunu göstermektedir:
"Gerçek adaletin tecelli edeceği güne kadar, geçen zaman adil yargının zaferi için önemliydi." - Sabahattin Ali, "Kürk Mantolu Madonna"
"Bir şehrin özgürlüğünü koruyacak tek güç adil yargıdır." - Ahmet Ümit, "Sis ve Gece"
"Adil olmak insanın yalnızca kendisine karşı değil, başkalarına karşı da görevi." - Orhan Pamuk, "Kırmızı Saçlı Kadın"
"Haklıyı her zaman savunmak adil olmayı gerektirmez." - Elif Şafak, "Aşk"
"Bir liderin en önemli vasfı adil olmasıdır, yoksa sadece tiran olur." - Halide Edip Adıvar, "Sinekli Bakkal"
"Bir insanın en büyük başarısı, kendi içinde adaleti sağlamasıdır." - Kemal Tahir, "Esir Şehrin İnsanları"
"Sonsuzluğa kadar sürecek olan hayatta en önemli şey, adil olmaktır." - Ahmet Altan, "Kurşun Adres Sormaz Ki"
Bu sitede salt TDK imla kılavuzu esas alınmamıştır. Zira TDK, 1985'ten sonra yayınevlerin başvuru kaynağı olma özelliğini kaybetmiştir. 1980 öncesi TDK üyelerinin eseri olan Ana Yazım Kılavuzu ve Dil Derneği Yazım Kılavuzu, yayıncıların tamamına yakınının temel başvuru kaynağı olmuştur.
TDK sözlüğüne göre Fransızca 'addition' kelimesinden dilimize geçen sözcük "adisyon" şeklinde yazılır. Fransızcadaki addition sözcüğünün okunuşu da bu şekildedir. Adisyon sözcüğü cins isimdir. Bu nedenle küçük harflerle yazılır ve gelen ekler kesme işaretiyle ayrılmaz. Bu ifadenin günlük dilde kullanımına ve literatürdeki basılı örneklerine dair ChatGPT tarafından getirilen sonuçlar da bu kuralın Türkçede yerleşmiş olduğunu göstermektedir:
Bugün yemeğe arkadaşlarımla gittim ve adisyonu ödedim.
Adisyonun ne kadar olduğunu bilmiyorum, ama bölüşebiliriz.
Garsona adisyonu getirip hesabı ödedim.
Yemeğimizi bitirdik ve adisyon için beklemeye başladık.
Adisyonu inceleyip ne kadar bahşiş vereceğime karar vermem gerekiyor.
Geçen hafta arkadaşlarla bir akşam yemeği yedik ve adisyonu paylaştık.
Restorana geldikten sonra hemen adisyonu isteyelim, zaman kaybetmeyelim.
Bu sitede salt TDK imla kılavuzu esas alınmamıştır. Zira TDK, 1985'ten sonra yayınevlerin başvuru kaynağı olma özelliğini kaybetmiştir. 1980 öncesi TDK üyelerinin eseri olan Ana Yazım Kılavuzu ve Dil Derneği Yazım Kılavuzu, yayıncıların tamamına yakınının temel başvuru kaynağı olmuştur.
Türkçede "Çerkes" diye adlandırılan etnik grubun kendi dilindeki adı "Adige"dir. Tüm ünlü harfleri kısa okunuyr. Adige sözcüğü etnik bir grubun adıdır. O yüzden baş harfi büyük yazılır ama gelen ekler kesme işaretiyle ayrılmaz: Adigeler, Adigeymiş, Adigenin, Adigece...
Adige adı Adige dilinde адыгэхэ şeklinde yazılır. Aşağıdaki butona basarak bu yazımı bilgisayarın hafızasına alabilirsiniz. Sonra istediğiniz yerde Ctrl+V tuşlarına basarak bu ifadeyi yapıştırabilirsiniz.
Mobil telefonda ise metnin belli bir yerine basılı tuttuğunuzda "yapıştır" seçeneği zaten çıkacaktır.
Ctrl+V için boşluk tuşunun üç yanındaki Ctrl tuşuna basılı tutmanız ve aynı anda V'ye basmanız yeterlidir.
ADigece 'Adige' kopyala:
Adige sözcüğünün literatürdeki basılı örneklerine dair ChatGPT tarafından getirilen sonuçlar da bu kuralın Türkçede yerleşmiş olduğunu göstermektedir:
"Adigece'nin Gürcüce, Abhazca, Osetçe, Kabardeyce gibi Kuzey Kafkas dillerinden biri olduğu bilinmektedir." - İsmail Kılıçaslan, "Adigece Eğitimi ve Öğretiminde Kullanılan Yöntemler ve Bu Yöntemlerin Etkinliği Üzerine Bir Araştırma", Uluslararası Sosyal Araştırmalar Dergisi, Cilt 10, Sayı 52, 2017.
"Adigeler, tarihsel olarak ana vatanları olan Kuzey Kafkasya'dan ayrılmak zorunda kaldıktan sonra, birçok farklı ülkeye göç etmişlerdir." - Murat Öztürk, "Adigelerin Diaspora Topluluklarında Kültürel Varlıklarının Korunması", Kültür Varlıkları Dergisi, Sayı 30, 2018.
"Adigece dilinde ünlüler ve ünsüzler, ara ekler ve çekim ekleri kullanılarak kelime türetme işlemi gerçekleştirilir." - İbrahim Demirci, "Adigece Yabancı Dil Olarak Öğretiminde Ses Bilgisi ve Kelime Türetme", Kastamonu Eğitim Dergisi, Cilt 26, Sayı 2, 2018.
"Adigelerin geleneksel el sanatları arasında dokumacılık, halıcılık, metal işleme ve ahşap oymacılığı gibi alanlar bulunmaktadır." - Zeki Çağlayan, "Adige Kültüründe Geleneksel Sanatların Korunması ve Yaşatılması", Sanat ve Sosyal Bilimler Dergisi, Cilt 7, Sayı 14, 2018.
"Adigelerin tarihinde önemli bir yeri olan Nart destanları, Adigece dilinde sözlü olarak aktarılmış ve günümüze kadar gelmiştir." - Alper Kocaman, "Adige Kültüründe Nart Destanlarının Yeri ve Önemi", Bilig Türk Dünyası Sosyal Bilimler Dergisi, Sayı 82, 2017.
Bu sitede salt TDK imla kılavuzu esas alınmamıştır. Zira TDK, 1985'ten sonra yayınevlerin başvuru kaynağı olma özelliğini kaybetmiştir. 1980 öncesi TDK üyelerinin eseri olan Ana Yazım Kılavuzu ve Dil Derneği Yazım Kılavuzu, yayıncıların tamamına yakınının temel başvuru kaynağı olmuştur.
İspanyolca hoşçakal anlamına gelen "adios" sözcüğü Türkçede de adios diye yazılır çünkü alıntı bir sözcüktür. Alıntılanmış yabancı sözcük olduğu için ek geldiğinde kesme işaretiyle ayrılması, sözcüğün kökünü ayırt etmek açısından daha sağlıklı olur. Adioz, adiyoz, a dios, adiyos yazımları yanlıştır. Bu ifadenin günlük dilde kullanımına ve literatürdeki basılı örneklerine dair ChatGPT tarafından getirilen sonuçlar da bu kuralın Türkçede yerleşmiş olduğunu göstermektedir:
"Ve sonra, tam da adios dediğimiz an, aslında yeni bir merhabaya hazırlanıyoruz." - Elif Şafak, Aşk.
Kaynak: OpenAI Chatbot.
Ama birden gündelikçiler adiós deyip (sudan çıkmamızı beklemeden) yürümeye başladılar. Bu İspanyolca sözcüğü anlıyordum elbette. Bekçi de onlara adiós dedi, hepsi o kadar. Akşam yemeğinde herkes sarhoş oldu. Ben de oldum ama ötekiler ...
Bu sitede salt TDK imla kılavuzu esas alınmamıştır. Zira TDK, 1985'ten sonra yayınevlerin başvuru kaynağı olma özelliğini kaybetmiştir. 1980 öncesi TDK üyelerinin eseri olan Ana Yazım Kılavuzu ve Dil Derneği Yazım Kılavuzu, yayıncıların tamamına yakınının temel başvuru kaynağı olmuştur.
TDK sözlüğüne göre değersiz, sıradan anlamına gelen sözcük "adi" şeklinde yazılır. İçindeki A ve İ seslileri uzun okunuyor olsa da yazımda şapka işareti almaz. Adi sözcüğü cins isimdir. Bu nedenle küçük harflerle yazılır ve gelen ekler kesme işaretiyle ayrılmaz. Dolayısıyla sözcüğün doğru yazımı "adilik" şeklindedir. Sözcüğün sonunda K harfi yumuşamaya açıktır: adiliği, adiliğe.... Bu ifadenin günlük dilde kullanımına ve literatürdeki basılı örneklerine dair ChatGPT tarafından getirilen sonuçlar da bu kuralın Türkçede yerleşmiş olduğunu göstermektedir:
"Adilik, insanın doğasına aykırıdır. İnsanlar kötüdür, adi şeyler yaparlar." - Yaşar Kemal, İnce Memed
"Adilik, insanların içinde var olan bir şeydir. Bunu kabul etmek ve onunla yüzleşmek gerekir." - Orhan Kemal, Avare Yıllar
"Bazı insanlar, adilik yaparak zengin olurlar. Ama bu parayla mutlu olmak mümkün değildir." - Sait Faik Abasıyanık, Semaver
"Adilik yapmak kolaydır ama sonuçlarına katlanmak zordur." - Haldun Taner, Yaban
"Babam bize hep adil olmayı öğütlerdi. Onun sayesinde, adilik ve dürüstlük bizim için her şeyden önce gelirdi." - Hasan Ali Toptaş, Gölgesizler
"Bir insanın adiliği, zor zamanlarda ortaya çıkar. İşte o zaman, gerçek karakteri görülür." - Ahmet Hamdi Tanpınar, Huzur
"Benim tek derdim adalet. Adilik, bana göre değil." - Orhan Pamuk, Beyaz Kale
Adilik yapmak, her zaman yanlış bir davranıştır.
Adilik gösteren insanlar, toplumda saygı göremezler.
Adilik yapmak, insanın kendine olan saygısını da kaybetmesine sebep olur.
Bir insanın adiliği, hayatındaki diğer insanlarla olan ilişkilerinde belli olur.
Adilikten uzak durmak, insanın vicdanını rahatlatır ve huzur verir.
Bu sitede salt TDK imla kılavuzu esas alınmamıştır. Zira TDK, 1985'ten sonra yayınevlerin başvuru kaynağı olma özelliğini kaybetmiştir. 1980 öncesi TDK üyelerinin eseri olan Ana Yazım Kılavuzu ve Dil Derneği Yazım Kılavuzu, yayıncıların tamamına yakınının temel başvuru kaynağı olmuştur.
Adletmek, addetmek sözcüğünün yaygın bir yanlış yazımıdır. TDK sözlüğüne göre saymak anlamına gelen sözcük "adddetmek" şeklinde iki D harfiyle yazılır. Addetmek sözcüğü bir fiildir. Bu nedenle küçük harflerle yazılır ve gelen ekler kesme işaretiyle ayrılmaz.
L harfiyle yazılan adletmek ise Osmanlıca bir tabir olup adalet göstermek, adaletle hükmetmek anlamına gelir. Güncel Türkçede pek karşılığı yoktur.
Addetmek ifadesinin literatürdeki basılı örneklerine dair ChatGPT tarafından getirilen sonuçlar da bu kuralın Türkçede yerleşmiş olduğunu göstermektedir:
"Hukuk felsefesinde, doğal hukuk ve pozitif hukuk arasında bir ayrım addolunur." - Zehra Akgül, Hukuk Felsefesi
"Bilimsel araştırmalarda, bulguların geçerliliği ve güvenirliği addolunur." - Dilek Özmen, Bilimsel Araştırma Yöntemleri
"Sanık tarafından yapılan savunmalar, adli süreçlerde delil addedilir." - Mehmet Eren, Ceza Muhakemesi Hukuku
"Adli bilişim uzmanları, dijital verilerin analizi sonucu elde ettikleri bulguların doğruluğunu addolunur." - Zeynep Çakır, Adli Bilişim
"Tarihi olayları anlamak için, o dönemdeki kaynakların objektifliği addedilir." - Derya Öztürk, Tarih Metodolojisi
"Ekonomik analizlerde, birçok faktör dikkate alınarak tahminlerde bulunulur ve bu tahminler genellikle güvenilir olarak addedilir." - Ali Rıza Bayraktar, İktisat Analizi
"Toplumsal olaylarda, farklı bakış açılarından hareket edilerek oluşturulan yorumlar, farklı kesimlerce farklı şekillerde addederler." - Hüseyin Çelik, Sosyolojiye Giriş
Bu sitede salt TDK imla kılavuzu esas alınmamıştır. Zira TDK, 1985'ten sonra yayınevlerin başvuru kaynağı olma özelliğini kaybetmiştir. 1980 öncesi TDK üyelerinin eseri olan Ana Yazım Kılavuzu ve Dil Derneği Yazım Kılavuzu, yayıncıların tamamına yakınının temel başvuru kaynağı olmuştur.
TDK sözlüğüne göre "adaletle ilgili" anlamına gelen sözcük "adli" şeklinde yazılır. Şapka işareti kullanılmaz. Adli sözcüğü bir sıfattır. Bu nedenle küçük harflerle yazılır ve gelen ekler kesme işaretiyle ayrılmaz. Bu ifadenin literatürdeki basılı örneklerine dair ChatGPT tarafından getirilen sonuçlar da bu kuralın Türkçede yerleşmiş olduğunu göstermektedir:
"Adli süreçlerde kural tanımayan davranışların yaygınlığı, adli psikolojinin konusu haline gelmiştir." - Ayşen Gürler, Adli Psikoloji
"Adli araştırmalarda kullanılan yöntemlerin ve tekniklerin güvenilirliği ve geçerliliği adli bilimler açısından önemlidir." - Sibel Akgün, Adli Bilimler
"Adli olaylarda, olay yeri incelemesi yapılırken izlenen protokol ve yöntemler adli bilim uzmanları tarafından belirlenir." - Bülent Yavuz, Adli Bilimler
"Adli bilişim, adli olaylarda kullanılan dijital delillerin incelenmesinde ve yargılanmasında kullanılan bir bilim dalıdır." - Serkan Özkan, Adli Bilişim
"Adli tıp, adli olaylar ve ölüm nedenlerinin belirlenmesi için tıbbi bilgi ve tekniklerin kullanıldığı bir bilim dalıdır." - Cemil Taşcıoğlu, Adli Tıp
"Adli soruşturma sırasında delillerin toplanması, muhafaza edilmesi, incelenmesi ve raporlanması adli bilim uzmanlarının görevleri arasındadır." - Murat Özkan, Adli Bilimler
"Adli bilişim uzmanları, adli olaylarda kullanılan dijital cihazları inceleyerek olayın gerçekleşme sürecini belirleyebilirler." - Ali Çavuş, Adli Bilişim
Bu sitede salt TDK imla kılavuzu esas alınmamıştır. Zira TDK, 1985'ten sonra yayınevlerin başvuru kaynağı olma özelliğini kaybetmiştir. 1980 öncesi TDK üyelerinin eseri olan Ana Yazım Kılavuzu ve Dil Derneği Yazım Kılavuzu, yayıncıların tamamına yakınının temel başvuru kaynağı olmuştur.
Adliyeye giden kişi eğer birisinden şikayetçi ise ya da başkasına karşı işlenmiş bir suçu bildirecekse dilekçeyi nöbetçi savcılığa hitaben yazmalıdır.
Nöbetçi savcılığa dilekçe örneği:
Bir şikayette ya da suç ihbarında bulunulmayacaksa, birine karşı dava açmak için ya da icra takibi başlatmak için adliyeye gidilecekse öncesinde bir hukukçuya, mümkünse bir avukata danışılması önemlidir çünkü yanlış açılmış bir dava hem dava masrafı hem karşı tarafın vekalet ücreti alacağı şeklinde çok pahalıya mal olabilir.
En basiti, birçok alacak için öncelikle noterden ihtarname göndermeden açılan dava haksız sayılır ve haklıyken bile davayı kaybetme sebebi olur. Bazı davalarda da önceden arabulucuya gitme şartı vardır. Arabulucuya gitmeden mahkemeye dilekçe verilmesi halinde davayı açan kişi haklı olsa bile sırf doğru sırayı izlemediği için açtığı davayı kaybedebilir.
Bu sebeplerden dolayı, özel hukuk ilişkilerinden doğan adli süreçler için bir avukata danışmak önemlidir.
Eğer davayı bir devlet kurumuna karşı açacaksanız da o zaman ilgili devlet kurumuna itirazda bulunma şartı vardır. Bunu yerine getirmeyen davacı da, meselede haklı olduğu halde davayı usulden kaybedebilir.
Tüm bu sebeplerden dolayı, eğer doğrudan cumhuriyet savcılığına gidip bir suçu bildirmeniz söz konusu değilse önce mutlaka bir avukata danışın.
Bu sitede salt TDK imla kılavuzu esas alınmamıştır. Zira TDK, 1985'ten sonra yayınevlerin başvuru kaynağı olma özelliğini kaybetmiştir. 1980 öncesi TDK üyelerinin eseri olan Ana Yazım Kılavuzu ve Dil Derneği Yazım Kılavuzu, yayıncıların tamamına yakınının temel başvuru kaynağı olmuştur.
Mektup adresinde tarif verilmez yani "muhtarlığın karşısı", "manavın yanı" gibi ifadeler kullanılmaz.
İl adı, ilçe adı, mahalle adı, cadde/sokak adı, bina kapı numarası ve daire numarası yazılır. Kolaylık olması için daireden önce kaçıncı kat olduğu da yazılabilir. Adres bir sitedeyse bile mektup adresine cadde/sokak adı ve bina numarasını yazmak gerekir.
Posta kodu çok önemlidir. PTT'nin yapacağı teslimatlarda posta adresini yazmak dağıtımı çok daha seri hale getirir. Baş haneli posta kodunu Posta Kodu Öğrenme Ekranı'ndan almak mümkündür.
Mektup adresine "posta adresi" de denir. Aynı şeydir.
Bu sitede salt TDK imla kılavuzu esas alınmamıştır. Zira TDK, 1985'ten sonra yayınevlerin başvuru kaynağı olma özelliğini kaybetmiştir. 1980 öncesi TDK üyelerinin eseri olan Ana Yazım Kılavuzu ve Dil Derneği Yazım Kılavuzu, yayıncıların tamamına yakınının temel başvuru kaynağı olmuştur.
Bu sitede salt TDK imla kılavuzu esas alınmamıştır. Zira TDK, 1985'ten sonra yayınevlerin başvuru kaynağı olma özelliğini kaybetmiştir. 1980 öncesi TDK üyelerinin eseri olan Ana Yazım Kılavuzu ve Dil Derneği Yazım Kılavuzu, yayıncıların tamamına yakınının temel başvuru kaynağı olmuştur.